Uzayla İlgili Cevabı Verilemeyen  Sorular

CEVAPLANAMAYAN SORULAR

Evren, sonu belli olmayan bir boşluk ve akıl almaz gizemlerle dolu uçsuz bucaksız yalnızlık, tane tane tıpkı bir mücevher gibi saçılmış milyarlarca yıldız, geçtiği bir noktadan bir daha geçmemek üzere, hepsi hareket halinde tahayyül dahi edemeceğimiz büyüklükte bir sonsuzluk, hepsi orada ve keşfedilmeyi bekliyor, sayısız bilim adamının ilham kaynağı ve bir çoğunun da kara kutusu.

Her cevabın sonunda yeni bir soruyla karşılaştığımız uzay âleminde, bilim adamlarının hala cevaplayamadığı sayısız sorulardan bu gün sadece 5 tanesini sizler için bir araya getirdim.

Karanlık madde nedir ve nasıl bir şey?

Gözlemlenebilir evrenin büyük bir bölümünü kapladığı varsayılan bu madde ile ilgili şimdilik çok fazla bilgi bulunmamaktadır. Gökyüzüne baktığımızda, görebildiğimiz tüm gezegen ve yıldızları, yaydıkları enerji ve dolaylı olarak ışık sayesinde görebiliriz, ancak evrenin %85 lik bir kısmını oluşturan ve bize görünmeyen oluşumlarda mevcut, bu oluşumlar ışık yaymadıkları için bizlere görünmemektedir, fakat evrenin büyük bir kısmını oluşturmaktadır, dolayısıyle bu görünmeyen fakat varlığı bilinen oluşumlara karanlık madde diyoruz.

on yapılan araştırmalara göre, görebildiğimiz tüm galaksiler, gezegenler ve yıldızlar karanlık madde ile kaplı durumda, ancak bizler karanlık maddenin olmadığı boşluklarda yaşıyoruz.

Hala tam olarak ne olduğunu bilemediğimiz karanlık madde, ilk olarak 1930 yılında galaksilerin hızlı hareketlerini anlamaya çalışırken Fritz Zwicky tarafından keşfedildi, gezegenimizden milyonlarca ışık yılı uzaklıkta bulunan galaksilerin, ışık yayan maddelerin oluşturabileceği kütleçekimi ile açıklanamayacak derecede hızlı hareket ettiklerini keşfetti.

Galaksileri kuramsal hesaplamalardan daha hızlı döndürebilmek için gerekenden daha fazla kütleçekimi sağlayacak başka bir madde olması gerekiyordu, böylece yapılan hesaplamalar sonucunda bu galaksilerin büyük bir çoğunluğu, bu ışık yaymayan madde olması gerektiği sonucunu çıkardı.

Sonuç olarak, 85 yıldır karanlık maddenin ne olduğu hala anlaşılamadı ve bilim dünyası bu maddenin ne olduğu hakkında kesin bir sonuca ulaşamadılar, böylece karanlık madde hala, varlığı bilinen fakat tam olarak ne olduğu bilinmeyen bir oluşumdur.

1. Büyük Patlamadan önce ne vardı?

Bilim adamlarının bir çoğu evrenin ; aşırı yoğun bir noktada meydana gelen çok büyük bir patlamanın etkisi ile oluştuğunu söylüyorlar. Bing Bang adı verilen bu patlamanın, her şeyin başlangıcı olduğuna inanılmaktadır. Ancak bu büyük patlamadan önce nelerin olduğu hakkında bir bilgi mevcut değil.

Tahminlere göre evrenin başlangıcından önce sıfır yer çekimine, sıfır ağırlığa ve sıfır hacme sahip bir nokta vardı. Yani tüm fizik yasalarının yok olduğu bir an, Bu noktanın patlamasıyla evren oluştu.Evrenden önce sıfır ağırlığa ve hacme sahip bir noktadan bahsetmek mümkün değildir. Çünkü teorik olarak böyle bir şey kısaca “Yokluk”  olarak tarif edilir… Sonuç olarak da; “Evren yoktan var olmuştur…” peki bir şey yok iken nasıl var olabilir? İşte bilim dünyası bu sorulara yanıt arıyor ancak henüz elde edilen bir bulgu yok.

1. Kayıp karşıt maddeler nerede?

Arştırmalar gösteriyor ki, Büyük patlamanın öncesinde bir yokluk hiçlik gibi bir durum vardı, yani uzay zaman gibi kavramlar yoktu, öncesini ve sebebini bilemediğimiz gibi, büyük patlama gerçekleşti yani “big bang” böylece evren oluştu ve hızla genişlemeye başladı, Büyük patlamanın hemen ardından ortaya çıkan madde ve karşıt madde meydana geldi, ancak teoriye göre madde ve anti madde eşit miktarda olması gerekirdi, Ancak oluşan madde miktarı karşıt maddeye göre oldukça fazladır. Şu anda bildiğimiz, madde ve anti maddenin karşılaşması durumunda birbirlerini imha ederek, saf enerji ortaya çıkardıklarıdır.

Bu sonuca göre madde ve anti madde oluştukları anda kendilerini yok etmeleri gerekiyordu, en azından teknik olarak böyle olması gerekiyor yani ulaşılan sonuç evren hiçbir zaman var olmamalıydı, fakat varız öyleyse her şey yolunda, patlama esnasında ortaya çıkan bu madde ve anti madde nerede? Henüz bunu bilemiyoruz,

Bilim adamları anti madde üretmek için kolları sıvadılar Eğer 1mg karşıt madde üretilmek istense bunun maliyeti yaklaşık 100 milyar dolardan daha fazladır. Karşıt madde ile ilgili her şey gizemini koruyor.

1. Evrende yalnız mıyız?

1977 yılından günümüze kadar Radyo teleskoplar aracılığı ile uzayda başka yerlerde hayatın olup olmadığı araştırılmaktadır. Hatta Samanyolu Galaksisinde bulunan milyonlarca gezegenin bile hayata uygun olduğu düşünülüyor. Şu ana kadar ise dünya haricinde başka bir yaşam alanı ve diğer canlıların varlığı ile ilgili kesin bir bilgi edinilemedi. Bununla ilgili bir çok paradoks bulunmakta, dilerseniz başka bir videoda bu konuyla ilgili detaylı bir video gelebilir bunun için yorum bölümüne yazmanız yeterli. Sizce gerçekten evrende yalnız mıyız?

1. Matematik evrenin bir özelliği midir?

Matematik ile evreni kusursuz bir şekilde anlamak oldukça mümkündür. İnsanlar da tüm tarihi süreçlerde tüm olayları matematik ile çözmüş ve hayatın hemen hemen her alanında matematik biliminden faydalanmıştır. Matematikçilere göre, matematik bilimi evrenin en önemli özelliklerinden birisi olarak kabul ediliyor. Hatta matematiğin yeni konseptlerinin keşfedilmesini de doğada bulunan ancak halen keşfedilmeyen hayvan türlerine benzetmektedirler. Ancak matematiğin doğanın bir parçası değil de insanın kendi icat ettiği bir bilim dalı olduğunu savunun kişiler de bulunuyor. Bilim adamlarının en ünlülerinden birisi olan Galileo bu konu hakkında “Matematik, Tanrı’nın evreni yazdığı dildir.” Sözünü söylemiştir. Peki gerçekten matematik evrenin dili midir? Kafamda oluşturduğum geometrik bir şekilin karşılığı doğada bir yerlerde var, gerçekten bu bir tesadüf mü yoksa bilinçli bir tasarımın ürünümü?

Bilim, bu soruların cevabını halen aramaktadır.